×

Hizmetlerimiz

İş sağlığı ve güvenliği, 'İSG' tüzük ve kanunlarla çalışanların korunmasını sağlamaya yönelik inceleme ve uygulamalar bütünüdür. Hızlı sanayileşme ve teknolojik gelişmeler ile doğru orantılı olarak özellikle iş yerlerinde çalışan kişilerin güvenliği ile ilgili bazı sorunlar da açığa çıkmıştır. Bu sebeple bir takım önlemleri önceden alarak iş yerlerini güvenli hale getirmek gerekmekte olduğundan iş güvenliği oldukça önem kazanmıştır.

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 30 Haziran 2012 tarihinde yayınlandığını, 01 Ocak 2013 tarihinden itibaren kanunun birinci aşamasının, 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren ise ikinci aşamasının uygulanmaya başlanmıştır. İşveren ve çalışanlar açısından birçok zorunluluğu da beraberinde getirmiştir.

Peki bu 6331 sayılı iş güvenliği kanunu niçin çıkarıldı? Bu kanun yürürlüğe girene kadar, Türkiye’deki bu kadar işletme iş güvenliği olmadan mı çalışıyordu? Tabi ki hayır.

6331 sayılı kanun çıkana kadar, 4857 sayılı kanunun 77 ve 89′uncu maddeleri arasındaki “İş Sağlığı ve Güvenliği” başlığı altında toplam 12 maddeden oluşan bu kanunun maddeleriyle , işveren ve işçi yükümlülükleri belirlenmiş ve buna göre çalışma tedbirleri alıyordu.

4857 sayılı kanuna gelmeden önce de İşçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda Türkiye’nin imzaladığı uluslar arası sözleşmelerde ve Anayasa’da hükümler vardır:

Anayasa’nın 50. maddesine göre;

“Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar. Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.”

Anayasa’nın 56. maddesine göre ise;

“Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.”

Ancak zamanında alınmayan iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri sonucunda artan iş kazaları ve meslek hastalıkları, her sene katlanarak artan SGK gider ve harcamalarının devletin üzerinde yarattığı baskı, artık 4857 sayılı kanunun 12 maddesinin iş güvenliği açısından yetersiz olduğunu ortaya koymuş olup, bu konu ile ilgili başlı başına yeni bir iş güvenliği kanunun çıkartılması gerekliliğini doğurmuştur. Bu da 6331 sayılı kanun olmuştur.

Son olarak da, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu iş kazaları ve meslek hastalıkları durumunda yapılacak yardım ve ödemelerin şartlarını düzenlemektedir.

kanunlara göre tarafların sorumlulukları şu şekilde belirlenmiştir: